Babam bizi bırakıp gittikten sonra Ada’yı da evi de orada geçirdiğim mutlu çocukluk anılarını da silmiştim aklımdan. Öyle sanıyordum. Demek ki silememişim, sadece bastırmışım, bilinçdışının en karanl
Şu deliler oraya kapatıldıkları için neden o kadar öfkelenirler, akıl sır erdiremem. Çok canın çekerse, çırılçıplak soyunup yerlerde sürünebilir, çakallar gibi uluyabilir, iyice tepen atarsa önüne ge
Edebiyatın verdiği ilk dersin cesaret olduğunu öğrenmişlerdi –tuhaf bir cesaretti bu– göller, sazlıklar arasında taştan bir kuyunun cesaretini, bir aynanın ya da bir girdabın cesaretini andırıyordu.
Yalnızlık ne güzel ve ne hazin şey! Kendimiz seçtiğimizde nasıl da güzel! Bize yıllarca dayatıldığında nasıl da hazin! Bazı güçlü insanlar tek başınayken yalnızlık çekmez ama ben zayıf olduğumdan ar
Değişim Rüzgârı, tarihsel biyografileri ve uzun öyküleriyle tanıdığımız Stefan Zewig’ın 1930’lu yıllarda, sürgünde aralıklarla kaleme aldığı roman fragmanıdır. Eser, Avrupa’nın Birinci Dünya Savaşı s