Bir zamanlar, herkesin dilediğince yaşayabildiği bir ülke varmış. Bale yapan prenslerin, ağaç tepelerinde dolaşan prenseslerin, kız çocuğu oldu diye sevinçten deliye dönen kralların, üvey evlatlarını
Kaşları çatık, sıkıntıyla okuma kitabını açtı. Resimdeki çocuğa boş boş baktı. Çiçeği suluyordu kız. Canı yazlık evlerinin bahçesine gitmek istedi. Yaz ne güzeldi. Her şey serbest... Gözleri dalgınla
Kitaplar okumak içindir. Bir kitabın yeri kütüphanedir, kitaplıktır, kitapçıdır, evindir.
Günlerden pazarsa ve dışarıda yağmur yağıyorsa,kitap okumak en güzelidir. Küçük bir kitap olsa bile, çünkü
Okul nedir? Akbaba, okulun ne olduğunu bilmiyor ama öğrenmeyi çok istiyor. Kalem, kitap, kâğıt ve sırt çantasıyla yapılan bir şey olduğunu tahmin ediyor.