Gianfranco Calligarich’in 1973’te yayımladığı ve kısa sürede kültleşen sürükleyici romanı, okurlarını 1960’ların sonlarına, Federico Fellini’nin Tatlı Hayat’ını anıştıran, adeta bir karakter gibi öne
XX’in Erkek Kardeşiyim’de çağdaş Avrupa edebiyatının sıra dışı kalemi Fleur Jaeggy’nin Ingeborg Bachmann, Oliver Sacks gibi dostlarını andığı fragmanvari metinler, olağanüstü bir hayal gücüyle kurgul
Savaş sonrasının İsviçre’sinde geçen bu tekinsiz romanın başlangıç cümlesi alabildiğine basit ve saftır: “On dört yaşındayken Appenzell’de bir okulda yatılı öğrenciydim.” Gelgelelim söz konusu ortam