“İnsan olmak, gerçek insan, etiyle kemiğiyle insan olmak bile ağır gelir bize. Utanırız bundan, insan olmayı yüz karası sayarız, benzeri olmayan toplumsal birtakım insanlar olmak için çabalarız...
“İnsan olmak, gerçek insan, etiyle kemiğiyle insan olmak bile ağır gelir bize. Utanırız bundan, insan olmayı yüz karası sayarız, benzeri olmayan toplumsal birtakım insanlar olmak için çabalarız. Ölü
Stefan Zweig’ın 1920’li yıllarda kaleme aldığı “Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu” ve “Bir Kadının Hayatından 24 Saat” adlı öyküler okuru insan ruhunun dehlizlerine doğru bir yolculuğa çıkarıyor...
1942 yılında, İkinci Dünya Savaşı’nın tam ortasında, Brezilya’nın Petropolis kentinde karısıyla birlikte intihar eden ama insanlara “yarın”ı beklemeleri gerektiğini söyleyerek bir yandan da umudu sav
Svevo’nun başyapıtı sayılan, onun tüm deneyimlerini özetleyen, ulaşabildiği tüm gerçeği dile getiren Zeno’nun Bilinci, yarıda kalan bir ruhbilimsel çözümlemenin öyküsüdür. Savaşın patlaması endüstri
Veronika her istediğine sahip görünen, renkli bir yaşam süren, yakışıklı erkeklerle gezip tozan genç bir kadın olmasına karşın mutlu değildir. Yaşamında bir şeylerin eksikliğini hissetmektedir...