On üç yaşındaki Juan’ın yaz tatili hiç de hayal ettiği gibi başlamaz. Tatilini tuhaf dayısı Tito’yla geçirecektir. Juan, dayısının devasa bir kütüphaneyle kaplı evindeki yeni hayatına alışmaya çalışı
Yiğit Bener Matbaacılık Oyuncağı’nda bize çocukluğundan başlayarak yazar olma hikâyesini anlatıyor. Bu kitapta gazetecilik mesleğinin zorluklarından matbaacılığa ve yazar olmanın püf noktalarına dek
Derken, bir masal diğerini yarattı...Bora, teyzesinin Ayvalık’taki evinde enfes bir yaz tatiligeçiriyordu. Doğayla iç içe günler, denizde keyifli saatler, sohbet eşliğinde yakılan mangallar…Elektrikl
“Sevin u¨ç yaşında, Sevin on yaşında.Yedi yıl kadar yazdım mı acaba?”Babam hediye def ter getirdi, her gu¨n biraz yazdım,roman oldu. İlk romanım...Adım Sevin...
İsimsiz bir macera kitabıydı o. Yalnızca ‘Macera’ diyordu kendine. Çünkü ne bir kapağı vardı ne de künye sayfaları. Yine de ilk sahipleri tarafından sevilmiş, eksiğine gediğine rağmen ilgiyle...
Fatoş, en sevdiği yazarın okuluna geleceğini duyunca sevincinden yerinde duramaz. Öyku¨ yazmaya çok hevesli olduğundan yazarla karşılaşmaya can atar. Peki, onca arkadaşının arasından sıyrılmayı...
Denizin derinliklerinde...Annesi ile birlikte Bodrum’a taşınan Berk, yenihayatına alışmaya çalışıyordu. Diğer yandan dadenizlerle ilgili kitaplar okuyordu. Seçtiğibir kitabın onu yepyeni bir maceraya