Monsieur ya da Karanlıklar Prensi
Kitap Açıklaması
Çağımızın en büyük romancılarından biri olan Lawrence Durrell ünlü İskenderiye Dörtlüsü’nden sonra, bu kez yazarın 1974-1985 yılları arasında yazdığı başyapıtı Avignon Beşlisi’yle karşımıza çıkıyor.
İskenderiye Dörtlüsü’nü, yapısal özellikleri bakımından bir “Avrupa romanı” sayan yazar, Avignon Beşlisi’yle Budizmin beş öğesini (özdeksellik, duygu, algı, zihinsel biçimlenme, farkında olma) temel alan, insan kişiliğinin ayrımını tartışma konusu yapan bir “Tibet romanı” yazmayı amaçladığını söylüyor.
Monsieur ya da Karanlıklar Prensi’nde anlatı, hangisinin kurmaca olduğu şimdilik bilinmeyen, biri ensestin, öteki eşcinselliğin izlerini taşıyan “aşk üçgeni”nin çevresinde yoğunlaşmakta ve her ilişki, kendisinden daha derin, bir başka ilişkiyi; her durum, kendisinden daha geniş boyutlu bir durumu açımlamaktadır. Öte yandan özellikle çağdaş dünyanın reddi anlamına gelecek ipuçlarıyla birlikte Monsieur’nün, yani Şeytan’ın egemen olduğu çağımız irdelenmektedir.
Monsieur ya da Karanlıklar Prensi
Kitap Açıklaması
Çağımızın en büyük romancılarından biri olan Lawrence Durrell ünlü İskenderiye Dörtlüsü’nden sonra, bu kez yazarın 1974-1985 yılları arasında yazdığı başyapıtı Avignon Beşlisi’yle karşımıza çıkıyor.
İskenderiye Dörtlüsü’nü, yapısal özellikleri bakımından bir “Avrupa romanı” sayan yazar, Avignon Beşlisi’yle Budizmin beş öğesini (özdeksellik, duygu, algı, zihinsel biçimlenme, farkında olma) temel alan, insan kişiliğinin ayrımını tartışma konusu yapan bir “Tibet romanı” yazmayı amaçladığını söylüyor.
Monsieur ya da Karanlıklar Prensi’nde anlatı, hangisinin kurmaca olduğu şimdilik bilinmeyen, biri ensestin, öteki eşcinselliğin izlerini taşıyan “aşk üçgeni”nin çevresinde yoğunlaşmakta ve her ilişki, kendisinden daha derin, bir başka ilişkiyi; her durum, kendisinden daha geniş boyutlu bir durumu açımlamaktadır. Öte yandan özellikle çağdaş dünyanın reddi anlamına gelecek ipuçlarıyla birlikte Monsieur’nün, yani Şeytan’ın egemen olduğu çağımız irdelenmektedir.