1846’da Dordogne Fransa’da doğdu. Babası Jean-Baptiste Bloy büyük bir Voltaire hayranı, annesi Anne-Marie Carreau koyu bir Katolikti. Mutsuz bir çocukluk geçiren Bloy, 1864’te babasının bulduğu bir işte çalışmak üzere ailesinden ayrılıp Paris’e taşındı. Paris’te kaldığı sırada, sokağın karşısında yaşayan yazar Barbey d’Aurevilly ile tanıştı ve onun akıl hocalığından yararlandı. Çocukluk yıllarında Katolik düşünceye büyük nefret duyan Bloy, yetişkinliğinde dramatik bir dönüşle koyu bir Katolik haline geldi. İlk romanı, otobiyografik izler taşıyan Le Désespéré (Çaresiz) büyük tepki alınca edebî çevrelerden ve birçok arkadaşından uzaklaştı. Tartışma yaratan eserleriyle olduğu kadar Zola, Maupassant, Renan ve France gibi yazarlarla ters düşmesiyle de ünlendi. Günlükleri sekiz cilt halinde yayımlandı, eşi ve kızlarına yazdığı mektuplar da birkaç ciltte toplandı. 1917’de Bourg-la-Reine’de öldüğünde, Bloy’yı hatırlayan neredeyse kimse yoktu.