Fyodor Dostoyevski’nin henüz yirmi beş yaşındayken yayımlanan ilk romanı İnsancıklar, Petersburg’da geçer ve kâtip Makar Devuşkin ile Varvara Alekseyevna’nın birbirlerine yazdığı mektuplardan oluşur. Yoksulluğun pençesinde çırpınan ve bu nedenle toplum içinde hor görülen bu iki insanın arasında gelişen aşk ve o aşkın önüne çıkan engeller, okurda derin etkiler bırakagelmiştir.
Rus modernizminin öncüleri arasında sayılan İnsancıklar, Dostoyevski’ nin erken dönem kitaplarında ele aldığı dünyayı ve insanları da barındırıyor. Yayımlandığında büyük heyecan yaratan ve, “Yeni Gogol geldi!” dedirten roman, Dostoyevski’yi ilk kez okyacaklar için mükemmel bir giriş sunuyor.
Fyodor Dostoyevski’nin henüz yirmi beş yaşındayken yayımlanan ilk romanı İnsancıklar, Petersburg’da geçer ve kâtip Makar Devuşkin ile Varvara Alekseyevna’nın birbirlerine yazdığı mektuplardan oluşur. Yoksulluğun pençesinde çırpınan ve bu nedenle toplum içinde hor görülen bu iki insanın arasında gelişen aşk ve o aşkın önüne çıkan engeller, okurda derin etkiler bırakagelmiştir.
Rus modernizminin öncüleri arasında sayılan İnsancıklar, Dostoyevski’ nin erken dönem kitaplarında ele aldığı dünyayı ve insanları da barındırıyor. Yayımlandığında büyük heyecan yaratan ve, “Yeni Gogol geldi!” dedirten roman, Dostoyevski’yi ilk kez okyacaklar için mükemmel bir giriş sunuyor.
Değerlendirmeler
"Sınırları zorlanmış bir adamın, akut psikolojik bir portresi."
Değerlendirmeler
"Sınırları zorlanmış bir adamın, akut psikolojik bir portresi."
—Charlotte Hobson"Bir sosyalist başyapıt."
—Alexander Herzen"Rusya yeni bir Gogol kazandı."
—Vissarion Belinski