.png)
“Tanrı bin birinci gece şairi yarattı, bin ikinci gece Cemal’i.” Böyle diyordu Ülkü Tamer onun için. 1983 senesinde Sanat dergisine verdiği röportajda ise şiir tutkusundan şöyle bahsediyordu Cemal Süreya:
“Her gün, her an kızları düşünmekten, şiiri düşünmekten, ileriye yönelik hayaller kurmaktan, kız arkadaşlara vakit ayıramadık. Şiir yazmaktan, dans etmeyi öğrenemedim.
Mutlu yıllardı o yıllar.
En güzel zamanımdı. Özgürdük. Bir tuhaftık. Sanat çevresinde yoğrulurduk. Şiir günleri yapılırdı. Ben şiirimi kimseye göstermezdim. Şiir günlerinde okunanları beğenmezdim. Fransızcayı kendi kendime öğrendim. Çeviriler yapardık. Cebimizden şiir kitapları eksik olmazdı… Sabah Cebeci’den çıkar, sokakta okuya okuya yürüyerek Sıhhiye’ye, oradan Ulus’a, sonra Samanpazarı’ndan çember çizip tekrar Cebeci’ye dönerdim. Yürürken, okumadığım zaman yüksek sesle konuşurdum, önceleri delilik sandım. Meğer değilmiş.”
Cemal Süreya, Sevda Sözleri, Üvercinka, Beni Öp Sonra Doğur Beni, Göçebe, Sıcak Nal, Güz Bitigi ve gelecek yeni baskılar ile yeniden Can Yayınları’nda.
Nejat İşler'in sesinden tanıtım videosu:
“Nasıl Sonuçlanacağı Meçhul Bir Deneme”
Can Yayınları’nın kurucusu Erdal Öz’ün anısını yaşatmak için ailesi tarafından her yıl düzenlenen Erdal Öz Edebiyat Ödülü, yeni sahibini buldu.
Murat Gülsoy’un aynı adlı romanından uyarlanan oyun DasDas Atölye’de sahneleniyor.
Fransızca çevirmenimiz Ebru Erbaş Mathias Enard'ın Pusula romanının çevirisiyle Talat Sait Halman çeviri ödülünü aldı. Ödülü, Kızıl Kahkaha isimli romanın çevirmeniyle paylaşacaklar.
Evinde kalan okurlarımıza desteğimizi göstermek için TrendekiYabancı uygulamamızı 1 ay boyunca ücretsiz erişime açıyoruz.